YOU: Joe Goldberg

Netflix´in sevilen psikolojik dramı You, başroldeki karakter Joe Goldberg´in saplantılı aşk hayatnı konu ediyor. Kitapçı dükkanında çalışan Joe Goldberg, duygusal bag kurduğu  kadınları takip eder ve onlara tehlikeli bir şekilde aşık olur. Oldukça karışık bir psikolojiye sahip olan ana karakterin, sosyopatik davranışları, geçmişte yaşadığı travmalardan kaynaklandığı izlenimi izleyiciler tarafından edinilir. Aşkı ve mutluluğu arayan Joe, kendini iyi niyetli olarak görür, ancak isteklerini elde etmek için yasalara veya insanların kişisel sınırlarına saygı göstermez. Saplantılı kişiliğini, sevdiklerini kontrol altında tutmak için bastırır. 

Joe antisosyal kişilik bozukluğuna sahip olmayan bir katildir. Antisosyal kişilik bozukluğu halk arasında ´´Psikopat´´ olarak adlandırılır ve her katilin ya da her suçlunun psikopat olduğu düşünülse de bu doğru değildir. Herkesin ortak temel ihtiyaçları bulunmaktadır ve bu ihtiyaçların çocukluk döneminde karşılanması da son derece önemlidir. Bu temel ihtiyaçlardan biri sevgidir.  Joe Goldberg, hiç sevgi görmemiş bir bireydir. Annesi onu küçük yaşta terk eder, arkadaşları şiddet uygular, onu sahiplenen adam da ona kötü davranır. Joe´nun çocukluğunda sevgi veren tek şey ise okuduğu kitaplardır. Dizi sahnelerinde de görüldüğü gibi, Joe’nun sarsılmaz tek bağı kitaplarıdır. Sıkça gösterilen çocukluk sahneleri, Joe´nun karşılanmayan sevgi ihtiyacını gidermeye çalışan bir adam olduğunu gösterir.  Joe annesi tarafından terk edildiği için sevgi ihtiyacını kadınlardan karşılamaya çalışır ve sıklıkla bu durumu aşk olarak algılar.

Dizide karşılastığımız karakterler, Beck, Love ve Marianne’nin ortak bir özelliği vardır: Hepsinin  hayatında onları zorlayan erkekler bulunmaktadır. Beck’in görüştüğü adam, Love’ın madde bağımlısı erkek kardeşi, Marianne’nin ise kendisine çocuğunu göstermeyen eski kocası. Joe, çocukken sevdiği kadınları kurtaramamış olmanın telafisini yapmaya çalışır ve anlaşılma arzusu ilişkilerine yansır ancak ´´sevginin´´ gercekte ne olduğunu bilmediği icin, çünkü çocukluğunda bir rol modeli yoktur, bu durum onu sevgi kisvesi altında başkaları üzerinde kontrolcü olmaya iter. Geçmisindeki bakıcılara güvensiz bağlanması, aynı bağlanma tarzını benimseyen romantik partnerler aramaya yol açabilir. Joe’nun sosyopatik davranışlarının ortalama bir ´´kaygili bağlanma tarzını” temsil etmediğini, ancak kısmen bundan kaynaklanabileceği belirtilebilir. İnsanlar genellikle bir kişinin kalpsizliğini, bunun daha önce yaşadığı acıya bir tepki olduğuna inanarak anlamlandırırlar.  Binlerce yıl boyunca evrim ve kültürel normlar tarafından oluşturulan bir sosyal “kodumuz” var. Bu bağlamda bir davranış bu koddan saptığında, kendi içimizdeki duygusal uyumsuzluğu azaltmak için bunu rasyonelize etmeye çalışırız.

İzleyicinin bu karaktere olabildiğince yakın bir şekilde bağlanması için, onun kafasının içine girmemize ve Joe’un özel düşüncelerini dinlememize izin verilir. Onun gördüklerini görürüz ve böylece onun bakış açısını ve bir bakıma takipçi rolünü de üstleniriz. Joe’nun kız arkadaşlarını takip etmesi fizikselden sanala kadar uzanıyordu. Onları evlerine kadar takip etmenin ve pencerelerinden bakmanın yanı sıra, telefonlarını dinliyor ve en özel konuşmalarını gözetleyebiliyordu. Peki neden izleyiciler, özellikle kadınlar, Joe gibi suçluları sever? Bu soruyu davranış bilimci Clarissa Silva, birçok hayranın Goldberg´in katil olmasina ragmen davranışlarının neden romantik olduğunu açıkladı. Uzman, ´´pek çoğu hiç romantizm yaşamamıs ve bunu hayatlarında taklit etmek istiyor´´ diyor. ´´Bazı kadınlar, hayatlarının bir noktasında sevilmemiş, yaralı bir insan görüyor  ve onlarla empati kurabiliyor.“                                                                                                                                        

Araştımaya göre bu tür karakterlere duyulan hayranlık romantik davranışların ötesine geçebilir ve  bunun biyolojik bir yönü de olabileceğini açıklıyor. Araştırmaya göre bazı insanlar kendi türlerine ´´kimyasal´´ bir çekim hissediyor ve bunun nedeni ´´Bonnie ve Clyde Sendromu´´olarak da adlandırılabilen Hibristofili. Bu sendromdan etkilenenler, MDR sonuçlarına göre de özellikle ciddi suçlulara karşı bir çekim hissederler. 

Sonuç olarak, “You” dizisi hem duygusal derinliğiyle etkileyen hem de izleyiciyi düşündüren bir yapı olarak öne çıkıyor. Oyunculuk performansları da diziye değer katan unsurlardan biri. Karakterlerin duygusal derinliği ve yaşadıkları zorluklar, izleyicilerin empati kurmasını sağlar ve inandırıcı bir deneyim sunar

Nisa Nur Ece 

KAYNAKÇA

Sana Powell, LPC

film.at

Owlcation- Psychology of Hybristophilia

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top
Skip to content