Bağlanma sürecinde emzirme önemli bir faktördür. Emzirme, anne ve bebeğin doğrudan ten temasının ve bağlanmanın başladığı yerdir. 0-2 yaş aralığı bağlanmanın önemli olduğu bir yaş aralığıdır. Bu yüzden bu aralıkta emzirme sürecinin en az 6 ay olup 2 yıla kadar emzirmenin devam etmesi oldukça önemlidir. Anne sütü bebeklerin gelişimlerinin sağlıklı bir şekilde tamamlamaları için gereklidir.
Emzirme sadece beslenmeden ziyade anne ile bebeğin duygusal ve ruhsal alış-verişlerine katkıda bulunur. Bebeğin, doyunca emzirmeme ve acıkınca ağlayarak emzirilmeyi talep etme gibi sosyal boyutları kavradığı ilk dönem emzirmedir. Emme-emzirme dönemi aslında anne ve bebeğin yakınlaştığı, birbirlerinin ruhsal ihtiyaçlarını karşıladıkları bir süreçtir. Anne sütü ise o sürecin gözle görülen çıktısıdır. Yenidoğan bebeklerin ilk ihtiyaçları annesinin sıcaklığı ve kokusu, sonrasında anne memesidir.
Emzirme esnasında bebeğin gelişiminin olumlu etkilenmesi ve sağlıklı bir bağlanmanın gerçekleşmesi için emzirenin göz temasını ve ten temasını mümkün olduğunca sürdürmesi gerekir. Örneğin, emzirirken bebeğin yüzüyle oynanması ya da bebeğin emzirenin parmağını tutması gibi. Anne sütü alan bebeklerde emzirme zamanları anne ve bebek için çok özel anlardır. Bu süreçte anne bebeği ile baş başa kalır ve hem anne hem bebek doyum yaşarlar. Bu sebeplerden dolayı anne sütü alan bebeklerin anne-bebek bağlanma düzeyinin yüksek olması beklendik bir bulgudur. Emzirme döneminde iyi bir bağlanma, bebeğin sonraki dönemlerinde de sağlıklı bağlanma ile sonuçlanır. Emzirme, kronik hastalıklarda, enfeksiyon ve alerjilerde sindirim sisteminin çalışmasında oldukça yardımcı ve faydalıdır. Aynı zamanda emziren anne gevşer ve çok kolay bir şekilde uykuya dalabilir. Emzirme süresi arttıkça meme kanserine yakalanma riski de azalır.
Berfin DEMİROK