Problemler Hakkında Düşünmek Onları İyileştirir mi?

The Honeymooners adlı televizyon programında, bir otobüs şoförü olan Ralph Kramden, iş başında olan bir doktor görür ve stresten şikayet eder. Doktor ona şunları söylemesini söyler:

       “İğneler ve iğneler, iğneler ve iğneler

        Mutlu adam, sırıtan adamdır. “

Bu, stresin ortadan kalkması umuduyla onu stresin kaynağından uzaklaştırmak içindir.

Harry, bir kiropraktöra gitti ve sırtındaki spazmlardan şikâyet etti. Kiropraktör, ona stresin sırtının yanlış hizalanmasına neden olduğunu ve bazı düzenlemelere ihtiyacı olduğunu söyledi.

Sarah, psikiyatristine gitti ve stres nedeniyle uyumakta güçlük çektiğinden şikayet etti. Uyumasına yardımcı olmak için psikiyatr bir uyku hapı yazdı.

Jenny, kişisel antrenörüne son zamanlarda çok stresli olduğunu söyledi. Antrenör egzersizlerini yoğunlaştırmasını ve daha fazla aerobik eklemesini önerdi.

Tüm bu durumlarda, stres belirtileri olan insanlar sağlık uzmanlarıyla görüşürler ve onlar da stresli bir durum hakkında düşünmekten uzaklaşmayı içeren çözümler sunarlar. Bu ortak durumlara dayanarak, birinin sorunları hakkında düşünmesinin onu daha da kötüleştirebildiği sonucuna varılabilir.

Sorunlarınızı düşünmeden nasıl çözebilirsiniz? Çözemezsiniz. Bu, stres veya anksiyete semptomlarına neden olan seviyelerde strese tahammül etmeniz gerektiği anlamına mı geliyor? Hayır, gelmiyor. Ancak, iç gözlem gibi problemleriniz hakkında sağlıklı düşünmeyi, ruminasyon gibi sağlıksız düşünceden ayırt etmeniz gerekmektedir.

İç gözlem, kişinin kendisi, içinde bulunduğu koşullar veya çevresi hakkında bilgi edinme sürecidir. Bu, kendimizi ve koşullarımızı farklı bakış açılarından inceleyerek yapılır. Bu tür düşünmenin örnekleri, analiz, perspektif alma ve keşfetmedir. Meditasyona çok benzer şekilde, bu tür düşünme türleri yapıcı hissettikleri ve dolayısıyla güçlendirdikleri için stresi azaltma eğilimindedir. Bu sayede sorunlarımızı çözmede ilerleme kaydettiğimizi ve rahatlamaya başladığımızı hissediyoruz. İşte bazı uygulamalar:

Analiz. Bu, anlaşılırlığı artırmak için karmaşık kavramları daha basit olanlarla ayırmayı içerir.

Jeffrey, arkadaşlarıyla bir lise futbol maçına gitmek için babasının arabasını izinsiz ödünç aldı. Gezinti sırasında araba hasar gördü. Arabayı geri götürdü ve babasına hiçbir şey söylemedi. Ama sonra muazzam bir stres ve endişe hissetmeye başladı. Babası arabanın hasar gördüğünü anladığında ne yapacağını bilmiyordu. Suçunu itiraf mı etmeli? Arabayı kullandığını inkâr mı etmeli? Yalan söyleyerek işin içinden çıkabilir mi? Gittikçe daha fazla endişelendi.

Başarılı bir analitik iç gözlem, aynı anda birçok farklı duyguya sahip olduğunu ve farklı duyguların onu çelişkili yönlere ittiğini ortaya çıkaracaktır. Arabayı alıp ona zarar verdiği için suçluluk duydu. Babasının agresif tepki vereceğinden korktu. Aldığı kötü karardan dolayı utanıyordu. Babasını yüzüstü bıraktığı için üzülüyordu. Duygularının ve koşullarının farklı yönlerini analiz ettikten sonra, arabadaki hasarı bulmadan önce ne olduğunu babasına anlatması gerektiğini anladı. Bunu yaptı ve zararı babası ona birikimleriyle ödetmesine rağmen rahatladı.

Perspektif alma, kendine veya çevreye farklı bir perspektiften bakmayı içerir. Yukarıdaki örnekte Jeffrey, duruma kendi bakış açısını / duygularını analiz etmektense babasının bakış açısından bakmayı seçebilirdi. Bu, Jeffrey’nin bilgiyi gönüllü olarak vermesi dışında bir şekilde araba hasarını öğrenirse, babasının Jeffrey tarafından ihanete uğramış hissedeceğini görmesine neden olabilirdi. Bu muhtemelen onu aynı sonuca götürür: Babasına söylemelidir.

Keşif. Bu, benliğin veya çevrenin mevcut görüşüne katkıda bulunan veya onu değiştiren yeni veya ek bilgilerin aranmasını içerir. Yukarıdaki durumda Jeffrey, hasarı tamir etmenin ne kadara mal olacağını ve tamirhanenin bunu yapmak için ne zaman müsait olacağını sorabilir. Bu, Jeffrey’nin kusurlu olduğunu doğru bir perspektiften görmesine ve hatasını düzeltmek için neyin gerekli olduğunu anlamasına yardımcı olacaktır. Babasıyla durumu düzeltmek için ne yapması gerektiğini bilmek biraz rahatlama sağlayabilir.

Optimal iç gözlem, genellikle birden fazla tekniğin aynı anda uygulanmasıyla elde edilir. Durumunuza yeni bir ışık tutan herhangi bir faaliyet, içe dönük olarak değerlendirilmelidir.

Ruminasyon, düşüncelerin ve bilgilerin tekrar tekrar gözden geçirilmesi sürecidir. Kendiniz veya bir durum hakkında tekrar tekrar aynı şekilde düşünmek muhtemelen farklı bir sonuç vermeyecektir. Aksine, stresinizi artıracak hayal kırıklığının çaresizlik ve umutsuzluk duygusu yaratması muhtemeldir. Jeffrey’nin nasıl düşünebileceğine dair bazı örnekler:

“Arabayı almamalıydım. Ne kadar aptalım.”

“Öğrendiği zaman beni öldürecek.”

“Ailemin kontrolünden nefret ediyorum.”

“Arkadaşlarım bir pislik olduğumu düşünecekler.”

Yukarıdakiler gibi düşüncelere kafa yormak Jeffrey’de hayal kırıklığına neden olacak ve bu da onun stresini artıracaktır. Hayal kırıklığı strese ve buna bağlı rahatsızlığa neden olurken, aynı zamanda koşullarını iyileştirmek için çaresiz hissetmesine neden olur. Hiçbir ilerleme olmadan aynı durumu defalarca gözden geçiriyor.

Ruminasyonu yenmek, onu tanımlamak ve sağlıklı iç gözlem ile ayırmakla başlar. Zorluklarınız hakkında düşünmek stresinizi arttırdığında, büyük ihtimalle ruminasyon yapıyorsunuzdur. Düşüncenizi, yukarıda açıklananlar gibi iç gözlem süreçlerine yeniden odaklayın. Bir şeyleri size ilk göründüklerinden farklı bir şekilde görmeye çalışırken, düşüncelerinizde esnek olmaya çalışın.

Dikkatinizi yeniden odaklamak başlangıçta çok çaba gerektirecektir. İç gözlemle daha rahat hale geldikçe, daha doğal ve daha az zahmetli hale gelecektir. Aynı zamanda, ruminasyonu en aza indirirken stres seviyeniz de azalacaktır.  Size hayatınız üzerinde daha büyük bir kontrol hissi verecektir.

 

Çeviren: Ecem Beyza Yavuz

KaynakPsychology Today

 

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top
Skip to content