GÜÇLÜ KAL VE HAKLARINI KORU: MOBBING

Mobbing; Türkçe deyimiyle yıldırma, bir bireyin kendini ifade etmesine engel olmak, sözünü kesmek, aşağılamak, sürekli eleştirmek ve hoş olmayan eylemlerde bulunmak terimlerinin sistematik uygulanmasıyla ortaya çıkan sosyolojik bir terimdir. Mobbing bazen iş hayatında bazen de sosyal yaşamda çoğu bireyin maruz kaldığı bir durumdur. Mobbing eylemi, genelde kendisini yetersiz gören insanlar tarafından; kıskandıkları, bazen de güçsüz gördükleri bir diğer bireye uygulanır. Mobbing, maruz kalan kişinin motivasyonunu ve kendine olan inancını kırmak üzere kuruludur.

Genelde bir çatışma halinde ortaya çıkan mobbing;v profesyonel hayatta nedensiz asabiyet, acımasız rekabet ve örgütsel aksaklıkları da beraberinde getirebilir. Mobbingin bireye etkileri, sadece profesyonel yaşamına değil, kişisel yaşamına ve özlük haklarına da bir saldırı olarak karşımıza çıkar. Kişinin uyku ve ağlama nöbetleri geçirmesi, aidiyet hissini kaybetme eğiliminde olması, konsantrasyon bozuklukları ve üçüncü kişilere şiddet gibi etkiler söz konusu bireyin hayatını felç edebilir.

Bugün gelişen dünyanın negatif etkilerine de kucak açan iş dünyası ve sosyal yaşamda sık sık karşılaştığımız mobbing eylemine nasıl karşı duracağımızı konuşacağız. Mobbing, sessiz kalınması ya da duymazdan gelinmesi gereken bir durum değildir. Mobbingin önüne geçmek için uygulamamız gereken 5 temel adım olacak.

Sınırlarımızı belirlemek bu adımların ilki olacak. Yalnızca iş dünyasında değil, sosyal yaşamda da sağlıklı bir ilişki için herkesin bir diğer bireyin sınırları çerçevesinde hareket etmesi esastır.  Bu noktada kişinin kendisine ve özlük haklarına saygı duyması oldukça kilittir. Mobbinge maruz kalındığında sınırlar net bir şekilde belirlenmelidir. İzin verilmemeli ve tolerans gösterilmemelidir.

Belirlenen sınırlar dahlinde mobbingi uygulayan kişinin kendisiyle iletişime devam etme zorunluluğundaysa iletişimde net olmak ikinci bir adım olacaktır. Mobbingi direkt olarak ele almak, onunla yüzleşmek ve bunu karşı tarafa da net bir şekilde ifade etmek oldukça önemlidir. Sessiz kalmak yerine durum net ve açık bir şekilde ifade edilmelidir. Sorunlar ve endişeler dile getirilmeli ve iletişim somutlaştırılmalıdır.

Destek ağı oluşturma ve sorunları çevredeki güvenilir bireylerle paylaşmak da üçüncü adımdır. İş arkadaşları, yakın arkadaşlar, mobbinge herhangi bir organizasyonda maruz kalındıysa üst yönetimle konuşma gibi yollara başvurmak kişiye destek ağı oluşturma konusunda temeldir.  Bu yalnızca duygusal destek için değil, aynı zamanda çözüm bulmak için de kullanılabilir.

Kişisel sınırların sonuna kadar ihlal edildiğini hissettiğimiz noktada mobbingin bir suç olduğunu ve yasal olmadığını hatırlamak önemlidir. Mobbing, psikolojik bir şiddet yöntemidir ve profesyonellikten tamamen uzaktır. Eğer buna bir iş ortamında maruz kalınıyorsa, kişi şirket politikalarını ve yasal haklarını iyice araştırıp gerekirse bir hukuk danışmanından destek almalıdır.

Beşinci madde, mobbingden bağımsız olarak kişinin kendini sevmesiyle ilgili olacaktır. Mobbinge maruz kalmak stresli olacaktır. Mobbinge maruz kalmanın en zor yanı psikolojik boyutudur fakat çözümün de burada saklı olduğunu ısrarla vurgulamak önemlidir. Mobbing, bireyin öz değeri ve saygısıyla karşı koyabileceği bir zorbalık eylemidir. Eğer kişi kendi haklarını bilir, kendine yöneltilen acımasız eleştiri ya da hakaretlere izin vermezse işte o zaman kendisine uygulanan yıldırma politikasına karşı dimdik durabilir.

Secem Uluğ

KAYNAKÇA

https://www.tandfonline.com/doi/abs/10.1080/13594329608414853

https://psikiyatri.org.tr/halka-yonelik/15/yildirma-mobbing

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top
Skip to content